Cerrah Saliha ismi İstanbul Üsküdar'ın Acıbadem Mahallesi'nde oturanlar veya oraları bilenler için mâlumdur. Bu isim oradaki bir sokağa verilmiştir.
Sokağa ismi verilen Cerrah Saliha Hanım; Başbakanlık Osmanlı Arşivleri’nde bulunan Maliyeden Müdevver Defterler ile 139 ve 144 Numaralı Üsküdar Şeriye Sicillerinde hakkında ilginç bilgiler yer alan Üsküdarlı bir hanım cerrahtır. Bu belgelerden 1622’li yıllarda Genç Osman döneminde yaşadığı ve Çingene asıllı olduğu anlaşılan Saliha Hanım; özellikle yaptığı başarılı fıtık ve yağ bezesi ameliyatları ile tanınmaktadır. Bu belgelere göre Saliha Hatun, Üsküdar’da kadın-erkek fark etmeden hastalarına hizmet vermekte, tedavi ücretinin yarısından fazlasını peşin almakta ve hasta tedavi sırasında ölürse sorumluluğu kabul etmediğine ve hasta sahiplerinin herhangi bir davasına muhatap olmayacağına dair onlardan rıza senedi almaktadır. Üsküdar Şeriye Sicillerinin 1623-1624 yıllarına ait kayıtlarından Küpeli kızı Saliha Hatun’un başarılı bir hanım doktor olduğunu, İstanbul içinden ve dışından pek çok kişinin şifa bulmak, sıkıntılarından kurtulmak amacıyla kendisine ameliyat için başvurduğunu ve bu tarihlerde onun 17’si fıtık toplam 18 ameliyat gerçekleştirdiğini öğrenmekteyiz. Saliha Hanım, gerçekleştirdiği on yedi fıtık, ameliyatı için zorluk derecesine göre 400 ile 3000 akçe arasında değişen farklı ücretler almıştır. Bir hastanın başındaki uru ise 300 akçe karşılığında aldığı görülmektedir. Ücretlerin yarısı peşin alınmakta, kalanlar için ise senet yapılmakta idi. Saliha Hatun’un ameliyat ettiği hastaları arasında Üsküdar, Aksaray, Unkapanı ve Galata gibi İstanbul’un merkez semtlerinden gelenlerin yanında; Mora, Eğriboz, Tırhala, Beyşehir, İnegöl, Derebozan, Erzurum, Sakız Adası, Arapkir gibi İstanbul dışından farklı yerlerden gelenler de vardır. Muhtemelen bunlar İstanbul’da bir yakınını ziyarete gelmiş ve onun ününü duyarak tedavi olmuş hastalardı. Tedavi ettiği hastalardan ikisi de yeniçeri ocağı mensuplarındandı.
[Bağlantıyı görmek için giriş yapın]
Kaynak: Üsküdar Sokak İsimleri Tarihçesi Kitabı Sf. 22