Üstteki soru 1-2 hafta önce oyun çağındaki bir çocuğa sorulmuştu ve verdiği cevap herkesi derin bir düşünceye daldırmıştı. Elden de bir şey gelmiyor, çocuğun o cevabını duyuyorsunuz ve sadece üzülüp geçiyorsunuz. Paylaşıma değer görüyorsanız da paylaşıyorsunuz o kadar. Paylaşınca o çocuğa faydası mı oluyor zararı mı oluyor, onu bilemiyoruz.
Küçükken hepimize dolaylı da olsa sorulmuştur “Hayalin nedir?” diye. “Büyüyünce ne olacaksın?” sorusuna kaç kere maruz kaldığınızı hatırlayamazsınız bile. Herkesin ortak cevapları belliydi, öğretmen, doktor, polis olmak isteyenler çoğunluktaydı. Ben hiçbiri olamadım, pişman da değilim ancak kendimde “hayal kurma eksikliği” var diye düşünüyorum. Hayal kursam bile o hayalin gerekliliklerini yerine getirmede eksiklerim var. Tam bir hayalperest de olmak istemezdim ancak azıcık da olsa hayaller âlemine dalıp kendimi kandırarak mutlu olmak isterdim.
“Büyüyünce ne olacaksın?” sorusunu mevzu bahis edince yeğenim Abdullah Yekta geldi aklıma. Ona soruyoruz şimdi “Büyüyünce ne olacaksın?” diye “Yıkamacı” diye cevap veriyor. Araba yıkamayı çok seviyor. Sanki şimdiki nesil daha mı akıllı bilemiyorum. Hepsi doğuştan ergen ve ebeveynlerinden daha akıllı olduklarını sanıyorlar kendilerini.
Konu nereden nereye geldi. Ben aslında üstte bahsettiğim delikanlının videosunu paylaşacaktım burada ancak sonradan emin olamadım ve vazgeçtim. O minvalde bir şeyler karaladım ve şimdi gönderiyorum sizlerin beğenisine. Saat 06.10 olmuş. Hayırlı sabahlar… 🙂
Sizin hayalleriniz nedir peki? Az daha büyüdüğünüzde ne olacaksınız? 🙂