🐟 Cüneyd-i Bağdâdî Hazretleri, deniz kenarında, elinde bol miktarda yem olan bir Mecûsî’yi, balıklara yem atarken görüp, ona sorar:
- “Ne yapıyorsun böyle?”
- “Balıklara yem atıyorum, sevap kazanacağım.”
- “İyi ama senin sevap kazanman için, önce kelime-i şehadet getirip Müslüman olman, Allah’a ve Resulüne iman etmen lazım. Müslüman olmayan, iyilik etmekle sevap kazanamaz.”
- “Benim bu balıklara yem verdiğimi o bahsettiğin Allah görüyor mu?”
- “Elbette görüyor, Onun bilmediği, görmediği bir şey yoktur.”
- “Öyleyse, bu da bana yeter.” der.
Birkaç yıl sonra, Cüneyd-i Bağdâdî Hazretleri hacca gider. Balıklara yem atan zâtı tavaf ederken görür. Ona, “Burada ne işin var?” diye sorunca, o zat gülerek, “Gördü gördü yâ Cüneyd, O beni gördü.” der. “Nasıl gördü?” diye sorunca şöyle der:
- “Sen gittikten sonra içimde bir nur parladı, baktım balıkların hepsi kelime-i şehadet getiriyor, ağaçlara baktım, kelime-i şehadet getiriyor, ben de kelime-i şehadet getirmeye başladım. Rabbimiz beni gördü, O gördüğü için de buraya geldim. Sana bir de nasihatim var: Yâ Cüneyd, iyilik et, at denize, balık görmese de Hâlık görür.”
—
[Bağlantıyı görmek için giriş yapın]
Mü’min dua ettiğinde ve sadaka verdiğinde 3 sonuçtan biri “mutlaka” gerçekleşir;
1- Ya kendisine ahirette azık olur, derecesini yükseltir, sevap olarak ona döner.
2- Ya bu dünyada kabul olur. İsteği kendisine verilir.
3- Ya da kabul olunmayan duasının karşılığında Hz. Allah ona ulaşacak bir belayı geri çevirir, böyle mükâfatlandırır.
Velhasıl Allah'a el açıp dua ettiğimizde kabul olsa da olmasa da yalvarışlarımız boşa çıkmaz.
Kul cennete girdiğinde derecesi yükselir, “Bu nimetler bana nereden geldi?” diye sorduğunda; melekler cevaben “Dünyada iken kabul olunmayan dualarının karşılığında verildi.” deyince kul “Keşke hiçbir duam kabul olunmasaydı da sevaplarının hepsi burada verilseydi.” der
Her daim dua eder, dualarınızı beklerim. Üç ayların feyzinden, bereketinden istifade edebilmek dileğiyle…